- FE-KEYFE
- "Nasıl?" anlamına kullanılan eski bir tabir
Yeni Lügat Türkçe Sözlük . 2009.
Yeni Lügat Türkçe Sözlük . 2009.
keyfe mâ ittafak — (A.) [ ﻖﻔﺕا ﺎﻡ ﻒﻴﮐ ] rastgele … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
KEYFE — Arabçada sual cümlesinin başına gelir. Nasıl? Nice? mânalarınadır … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
KEYFE HÂLÜK — Hâlin nasıl? Nasılsın … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
KEYFE METTEFAK — Hangisi olursa. Nasıl rast gelirse … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
KEYFÎ (KEYFİYYE) — Keyfe, arzuya bağlı. İsteğe âid ve müteallik … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
Eule, die — Die Eule, plur. die n, Diminut. das Eulchen, des s, plur. ut nom. sing. 1) Eigentlich, ein Raubvogel mit einem großen Kopfe, befiederten Füßen und weiten Ohren, welcher bey Tage blind ist, und nur bey der Nacht siehet, zu welcher Zeit er auch auf … Grammatisch-kritisches Wörterbuch der Hochdeutschen Mundart
buydurmak — i, hlk. Dondurmak, çok üşütmek Diz boyu çamur, ince çadır, yüreği buyduran soğuk, keyfe yetmez. A. Kutlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
despotluk — is., ğu 1) Despot olma durumu, istibdat, despotizm 2) Bir ülkeyi zora, baskıya ve keyfe bağlı yönetme Devri nüfuz tüccarlığı yüzünden alabildiğine soysuzlaşmış, sonunda tam bir despotluk rejimi olmuştur. F. R. Atay … Çağatay Osmanlı Sözlük
keyfekeder — sf., Ar. keyfe + keder Pek üzerinde durulmayan, önem verilmeyen … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağustosta gölge kovan zemheride karnın ovar — elinde fırsat varken geleceğini sağlamaya gayret göstermeyip eğlenceye, keyfe dalan kimse sonunda aç kalır ve perişan olur anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük